Günümüzde toplumumuzun temelini oluşturan ahlak kavramı, adeta ayaklar altına alınmış durumda. Her çevremize baktığımızda yozlaşmış bir düzen, kaybolmuş değerler ve utanmazlığın normalleştirildiği bir kaos görüyoruz. Bu çürümeyi durduracak, şuursuzca düşen ahlak seviyesini yeniden yükseltmek için radikal bir adım atılmalıdır.
Siyaset sahnesine baktığımızda, ahlaki çöküşün köklerinin nerede başladığını açıkça görebiliriz. Yalan söylemek, topluma hizmet etmesi gerekenlerin kendi çıkarlarını ön planda tutması, şeffaflıktan uzak uygulamalar… Bütün bunlar, güven ve ahlakı bizlerden uzaklaştıran eylemler. Toplumun üzerinde yükseleceği liderlik anlayışı yozlaştığında, bireylerin ahlakından bahsetmek mümkün müdür? Adaletsiz bir sistemin içinde, günün sonunda herkes kendi kısa vadeli çıkarını kovalar hale geliyor.
Sosyal medyanın etkisiyle ahlaksızlığın gözler önüne serildiği bir çağda yaşıyoruz. Gencinden yaşlısına, her birey ahlaki yozlaşmanın birer parçası haline gelmiş durumda. Mahremiyetin hiç sayıldığı, çıkar ilişkilerin “normal” kabul edildiği bir ortam, toplumu kaçınılmaz bir şekilde çöküşe sürüklüyor. Daha kötüsü, insanlar bu durumu “modernlik” veya “çağın gerekliliği” olarak görmeye başladı. Aile yapıları zayıflıyor, toplum dayanışması kopuyor ve bireycilik kutsallaştırılıyor.
Bu yozlaşmaya “dur” diyecek bir mekanizmaya ihtiyacımız var. İşte bu noktada, Ahlak Bakanlığı kurulmalıdır. Bu bakanlık, toplumsal değerlerin korunması ve ahlaki ilkelerin yeniden inşa edilmesi için harekete geçmelidir. Okullarda ahlak eğitiminin zorunlu hale getirilmesi, toplumdaki yozlaşmayı izleyen ve gerektiğinde yaptırımlar uygulayan bir denetim mekanizmasını hayata geçirmelidir. Ahlak Bakanlığı, bireylerin sorumluluk ve etik değerlerle hareket etmelerini sağlayacak, yükseldiği temelleri yeniden düzene sokacaktır.
Toplumlar, ahlakın yüksek olduğu zeminlerde büyür ve gelişir. Ancak bugün ahlak yerle bir edilmiş, yozluk norma dönüşmüştür. Bu çürümeyi daha fazla seyredemeyiz. Harekete geçmek için daha fazla zaman kaybetmeden Ahlak Bakanlığı’nı kurmalı ve toplumu yeniden şahlandıracak adımlar atmalıyız!